Yeni mezunun eğitim serüveni ve çıkarılabilecek dersler

Merhabalar ben Bilgisayar Mühendis(liği öğrencisi)i Cengiz TORU. Dünyanın sezon finali gibi olan 2020 yılının taze mezunlarından. Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun oldum.

Biz kod yazanlar sürekli hatalar alırız. Bende mezun olduğumu aşağıdaki resim ile öğrendim.

Hayatımda aldığım hiçbir hataya bu kadar sevinmemişimdir herhalde.

Dile kolay 16 yıl, hayatımızın en güzel zamanlarından önemli bir kısmını alan koca 16 yıl geride kaldı.

Okul başlıyooorrr

6 yaşında 1.sınıfı okumaya başlayarak başladı serüvenim. Liseye kadar başarılı bir öğrenciydim. 3 defa SBS’ye (Seviye Belirleme Sınavı) girip ilimizin iyi liselerinden birini kazandım. Ama pek de başarılı olamadım. Orta seviyedeydim. Teşekkür belgeleri ile geçinip duruyordum. Ders konusunda çok da başarılı olmayan lise hayatımda zamanımı daha çok ders dışı aktivitelere, hobilere ayırdım. Örneğin; futbol, masa tenisi, kara kalem çizim, amatör fotoğrafçılık, deneme-şiir yazmak, bilgisayar kurcalamak gibi.

Lise son sınıfın 2.döneminde artık önümde bir sınavın olduğunun farkına varıp bilinçlendim ve yarım yamalak çalışmaya, taaa temelden çalışmaya başladım. Sene sonunda YGS ve LYS sınavlarına girdim. Puanlar, sıralamalar açıklanınca danışa danışa bir tercih listesi oluşturdum. Tercih listesinin başında sırasıyla mimarlık, iç mimarlık, odyoloji, beslenme ve diyetetik, ardından 3 tane bilgisayar mühendisliği vardı. Onun altındakilerin neredeyse hepsi hemşirelikti. Hemşirelik gelirse gitmem diyordum. Ama çevre baskısıyla yazmıştım işte. Listenin başında okuyabileceğim, okursam mutlu olabileceğimi düşündüğüm bölümleri yazmıştım. Ama altı bir faciaydı benim için. Ben hemşirelik okumak istemiyordum çünkü hastane ortamını sevmiyordum.

Daha üniversiteye başlamayan kardeşlerim, okumak istemediğiniz bölümü yazmayın.

Bu arada pandemi sürecinde başta sağlık çalışanları olmak üzere fedakarca çalışan her insana teşekkür ederim. Sizlere minnettarız.

Sonra 6.sıradaki Bilgisayar Mühendisliği bölümüne yerleştim. Hem hemşirelik gelmediği için hem de hayalimdeki mesleğe yerleştiğim için sevinçliydim. Hep mobil uygulama geliştirmeye hevesliydim. Ben kesinlikle bir gün Bilgisayar Mühendisliği okuyacağım diyordum. Ama önce herhangi bir bölüm okuyayım, atanayım, paramı kazanayım işin yanında okurum diye düşünmüştüm nedense.

Daha üniversiteye başlamayan kardeşlerim, hangi bölümü okumak istiyorsanız o bölümü yazın. O bölüm gelmiyorsa belki 1 sene mezuna kalmayı da düşünebilirsiniz. Okumanız halinde mutlu olabileceğinizi düşündüğünüz bir mesleği seçmeye çalışın. Çünkü bu seçiminiz belki ömür boyu sizinle olacak.

Muhtemelen aldığım sıralama ile girmem diye düşünmüştüm. Tercihleri yazarken de yeni açılan Bilgisayar Mühendisliği bölümlerini yazmaya dikkat etmiştim.

Daha üniversiteye başlamayan kardeşlerim, eğer okumak istediğiniz bölüme giremeyeceğinizi düşünüyorsanız o bölümün yeni açıldığı üniversiteleri kılavuzdan araştırabilirsiniz. Eğer yeni açılan var ise onları yazmayı bir düşünün. E tabi yeni açılan bir bölümün birçok sıkıntısını çekebileceğinizi de göz önünde bulundurun.

Velhasıl üniversite kaydını yaptık. (Dayım sağ olsun.) Üniversiteye başladım, ilk ders İngilizceydi. İlk günden geç kaldım derse 😂. Kapı önünde bekledim. Bir süre sonra başka arkadaşlar da geldi. Bunlar arasında ikinci üniversitesini okuyan bir arkadaş da vardı. Tecrübesini konuşturdu, kapıyı çaldı, içeri girdik. İlk dersim de böyle oldu.

İlk dönemi iyi bir ortalama ile kapatırken ikinci dönem ortalamada çakıldım. Hâlâ sebebini tam anlayabilmiş değilim. Belki de Matematik 2 dersinden biraz kaynaklanıyordur. Belki ortalamama güvenmişimdir. Belki bazı dış mihrakların eli değmiş olabilir 😂. Bilemiyorum. Bu 2 dönemde uygulamalı az ders almıştık ama o derslere yoğunlaşmış ve iyi ortalama ile geçmiştim.

Hâli hazırda okuyan veya okuyacak kardeşlerim, bölümünüze ait bölüm derslerine yoğunlaşın. İlk senelerde aldığınız, lisede de gördüğünüz bazı derslere daha az zaman ayırmanızı tavsiye ederim.

Üçüncü dönemin başında yıllarca biriktirdiğim parayla yeni bir bilgisayar aldım. Bu dönemden itibaren her dönem, dönem ortalamasını önceki döneme göre arttırarak genel ortalamayı biraz toparladım. Ve biraz daha bilinçlendim. Bu bilinçlenmeyi ikinci dönemde çakılan ortalamaya da borçlu olabilirim.

Film, tv, sosyal medya, hobiler vs. hepsini azalttım. Öyleki basit bir telefon kullandım. Mezun olana kadar S3 mini kullandım. (Hâlâ kullanıyorum 😊.) Hem telefona ayırdığım zamanı azalttım hem de telefona harcayacağım paraya bilgisayar, fotoğraf makinesi, kitap, hobi dronu vs. aldım.

Eğer bazı şeyleri elde etmek istiyorsanız mezun olduğunuzda geride kalan 16 yıldan sonra tüm çabalarınızın boşa gittiğini, bir işe giremediğinizi görmek istemiyorsanız bazı şeylerden feragat etmelisiniz.

Daha çok kitap okumaya, araştırmaya, videolar izlemeye başladım. Hem ders anlamında hem de fikir, kültür anlamında. Değiştim. Çok hatalarım vardı, iki dünya için de azalttım. Bazen “yıllardır hiç değişmedim” diyen birilerini görüyorum, hayret ediyorum.

Oysaki değişmek yaşıyor olmak, değişmemek yaşamamış olmak demek bence. Değişmediysen yaşamamışsındır ki. Hem peygamberimiz de: “İki günü birbirine eşit olan ziyandadır, aldanmıştır.” buyurmuştur. [1]

Bu öğrenme sürecine üniversitede başlamam biraz da internet sayesinde oldu. İnternet ile üniversitede tanıştım desem çok da yalan olmaz. Evet lisede telefonum vardı. Arada internet paketim de vardı ama sınırlıydı yani. (KYK yurdunda ultra sınırsız değildi 😂. Sınırsız olduğu zamanda KB boyutunda indirmeler oluyordu, aylık 16GB kota gelince biraz ama birazcık hızlandı, bu seferde kota gelmişti 😂. Allah’tan üniversitede sınırsız internet MB boyutunda indirmelerle vardı.). Evde internet desen Allah versin. (Yıl 2020 şehir merkezinde, koronavirüs pandemisi boyunca belki aramadığım internet sağlayıcısı kalmadı. Altyapı yok, diyorlar. Altyapıdan bağımsız internet sağladıklarını söyleyen bazı servis sağlayıcıları ile de görüştüm. Onlar da altyapınız yok, dediler 😂. Hani bağımsızdın? Mezun oldum evde hâlâ internet yok.)

Bu yüzden internetin yaşam, barınma gibi bir insan hakkı olmasını çok istiyorum. Ama realiteyi, baba ISS şirketlerini ve bu sektörde dönen parayı düşününce şuan için bir hayal olduğunu görüyorum maalesef.

Velhasıl bölümden, hayalimdeki mesleğin bölümünden orta şeker bir ortalama ( 3.2/4 ) ile mezun oldum.

Doğrusu mezun olup yeni bir hayata atılmak istemiyordum. Tedirgindim. Yeni sorumluluklara hazır hissetmiyordum. Öğrenciyken ekmek evden su yurttan geçinip gidiyorduk. Rahattık. Üzerimizde geçim baskısı, büyük sorumluluklar yoktu. Tek yapmamız gereken derslerimize düzenli çalışmaktı.

Hâlâ öğrenci olan kardeşlerim; Öğrenciliğin kıymetini bilin ve derslerinize düzenli çalışın. Bu cümleyi belki önemsemezsiniz ama büyük ihtimal sizde 16 yıl okuyup mezun olduktan sonra benzer cümleleri kuracaksınızdır.

Mezun olmaktan biraz hüzün duysam da o nispeten rahat günleri, kalabalık ortamları (kalabalıklara çok karışan biri olmasam da ilkokuldan beri genelde yalnız takılsam, içe dönük de olsam), oradan buradan bağrışan öğrencileri, belki fırçalayan bir iki öğretmeni, belki nefret ettiğimiz 1 saatlik üniversite yolunu (belediye otobüsüyle), belki şefkatle çocuğuna yaklaşır gibi yaklaşan müdürleri, öğretmenleri vs. özleyecek olsam da aralanan yeni kapı için heyecanlıyım.

Şuan o kapının eşiğinde öylece duruyorum. Piyasanın iş ilanlarına bakıyorum “X+ years experince” (X ∈ Pozitif tam sayılar) koşulları ile karşılaşıyorum. Çok az olsa da New Grad başlıklı birkaç iş ilanı da gördüm. Çok kısa bir süre dinlenip ardından iş başvurularına başlayacağım inşAllah.

İş bulmak.

Sevgili iş insanları; biliyoruz deneyim sizin için önemli. Kimse de belki yeni bir mezun ile uğraşmak istemiyor. Ama siz onlara şans vermezseniz, hata yapmalarına izin vermezseniz bu deneyimi nereden elde edecekler? Siz bugün birilerine deneyim imkanı vermezseniz yarın deneyimli elemanı nereden bulacaksınız ki?

Okuyan değerli kardeşlerim; okurken çalışın, tecrübe edinin. Gidin bir yerlere ben çalışmak istiyorum, iş öğrenmek istiyorum size de şunu şunu katabileceğimi düşünüyorum, herhangi bir ücret de talep etmiyorum deyin ve çalışın. Kendi bölümünüz ile alakalı olursa daha iyi olur. Bulamazsanız da restoran gibi bir yerde çalışmayı deneyimlerseniz sizin için iyi olur. Restoran gibi bir yerde çalışırsanız elbetteki maaşınızı talep edin 😊 .

Bu arada yarın (27.06.2020) TYT sınavı, sonraki gün ise AYT sınavı var. Üniversiteye gitmek için hayallerine ulaşmak için bu sınava girecek tüm kardeşlerime başarılar diliyorum. Umarım yazdıklarımdan kendilerine ders çıkarırlar.

ÖZETLERSEM

Genel olarak

• Bazı şeyleri elde etmek istiyorsanız bazı şeylerden feragat etmelisiniz.
• Yaşam boyu öğrenmeyi düstur haline getirip sürekli öğrenmeye devam etmeliyiz.
• Biz sadece dünyadan ibaret değiliz. Bunun ölümü ve sonrası da var. Bu sebeple bu dengeyi tutturacak şekilde dinimizi araştırmayı, öğrenmeyi ve uygulamayı tavsiye ederim.

Üniversiteye daha geçmeyen kardeşlerim,

• Önünüzde bir sınav var. Lütfen erken zamanda bu sınavın farkına varın ve harekete geçin.
• Yeteneklerinizi baz alıp mutlu olabileceğinizi düşündüğünüz bir meslek seçin. İcra etmek istemediğiniz bir mesleği bence tercih listesine dahi yazmayın. (Tabiki bazı insanlar için istisnalar olabilir. Puan, sıralama, maddi durum vs. )
• İstediğiniz üniversitenin, bölümün gelmemesi; gelen üniversitenin eğitimin kalitesinin biraz düşük olduğunu düşünmeniz hâlinde 1 sene mezuna kalmayı düşünebilirsiniz. Burada çalışacağınıza inanıyor ve 1 senelik yeni bir maratonu kendinizi geliştirerek koşabileceğinize inanıyorsanız yapın.
• Girmek istediğiniz bölüme sıralamanızın yetemeyebileceğini düşünüyorsanız o bölümü yeni açacak olan üniversiteleri araştırabilirsiniz. Bu üniversitelerdeki bölüm yeni olduğu için bina, öğretmen, altyapı vs. gibi problemler yaşayabileceğinizi unutmayın.

Halihazırda üniversite okuyan ve okuyacak kardeşlerim,

• Birinci sınıfta (veya muhtelif zamanlarda) liseden gördüğünüz bazı dersleriniz olacak. Zamanınızı ağırlıklı olarak bu dersler yerine bölüm derslerine vermenizi tavsiye ederim. Aldığınız bu dersleri de ihmal etmeyin aman.
• Öğrenciliğin kıymetini bilin ve derslerinize düzenli çalışın.
• Üniversitede deneyim elde etmeye bakın.
• Üniversite puanından çok uygulama yapmaya odaklanın. Mesleki yetkinliğinizi geliştirmeye çalışın. Özellikle mühendislik, mimarlık gibi bölümler okuyan / okuyacak kardeşlerim bölümünüzle ilgili uygulamalar yapın. Örneğin; kendi çapınızda bir otomasyon, farklı farklı bina tasarımları … Dersleri de ihmal etmeyin ama.

Değerli iş insanları,

• Yeni mezunlara hata yapma, kendilerini geliştirme şansı vermenizi arz ediyoruz. Üniversitede aylak aylak gezmemiş, derslerine de biraz çalışmış, orada burada deneyimler elde etmeye çalışan yeni mezunlara bir şans verin derim.

Biliyorum, söylediklerimin hepsi dile kolay uygulamada zor. Ama bir şekilde yapabildiğimiz kadarını yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

Geride kalan 16 yıllık süreçte bana destek olan başta annem olmak üzere herkese çok çok teşekkür ederim. Hepsine minnettarım. Allah razı olsun onlardan.

Bu arada erkek kardeşlerim, eğer içinizde kalan saç uzatmak gibi bir hayaliniz var ise, bunu deneyimlemek istiyorsanız bir defalığına güzelce uzatmanızı tavsiye edebilirim. İçinizde kalmasın. Küçüklükten beri hep biraz uzatırdım ama kesttirilirdi. Üniversitede dilediğim kadar uzattım 😊.

Yazımı okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Yazımı beğendiyseniz bir alkışınızı isterim (Soldaki veya aşağıdaki alkış simgesine basabilirsiniz). Faydalı bulduysanız da paylaşmanızı rica ederim. Böylece daha fazla insan faydalanmış olur yazıdan. Sürçülisan ettiysem affola.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere Allah’a emanet olun.

[1] https://dergi.diyanet.gov.tr/makaledetay.php?ID=17319 , el-’Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, II, 323.

Yazıdaki görüşler deneyimlerimden elde ettiğim şahsi görüşlerim olup baz alınarak hareket edilmesi halinde doğabilecek maddi ve manevi zararda mesuliyet kabul edilmez.